Beykoz ilçesi doğal güzellikleri ve bol ormanlı görüntüsü ile İstanbulluların bir cazibe noktası olmayı her zaman başarmıştır.
Özellikle Yaz Mevsiminde Plaj, Piknik ve Gezi Turizmi olarak müthiş bir ilgiye mazhar olan Beykoz son yıllarda Trekking diye tabir edilen Doğa Yürüyüşü yapanların akınına uğramaya başladı.
Pandemi Süreci nedeni ile hafta sonları sokağa çıkma kısıtlamalarının da olması ile etkinlik günleri hafta içine kayma gösterse de bu konuda gruplardaki katılımcı sayılarında bir azalma da söz konusu değil.
Öncellikle son yıllarda Beykoz'da sıklıkla duyduğumuz bu Trekking kavramına bir bakalım dedik...Trekking doğada, genelde gruplar halinde yapılan, bir noktadan diğer bir noktaya varmak amaçlı, hafif tempolu sportif yürüyüş şeklinde tanımlanabilir.
Öte yandan yürüyüşe uygun ekipman, su ve yeterli gıda alınarak, belirli saatlerde mola verilmek sureti ile güzergaha göre toplamda oldukça zorlu iniş, tırmanış ve yürüyüşler gerçekleştirilmekte.
Yukarıda da ifade etmeye çalıştığımız Trekking'e ait özellikler aslında Beykozlulara hiçte yabancı kavramlar değil. İlçede ormanlık alanların kıyısında, çevresinde hatta içinde birçok eski tabirle köy yeni isimleri ile mahalleler fazlası ile var.
Trekking diye tabir edilen etkinlik bu köylerde yaşayan Beykozlular için bir anlamda günlük rutin çalışma durumu denebilir. Öyle ki Beykoz köylerinde sıklıkla görülmeye başlayan Doğa Yürüyüşçüleri, Trekking kulüp ve gruplarına bağlı insanlar onlara belki de tuhaf mı tuhaf gelmekte.
İçlerinden bizler şehir onlar köy hayatını düşünmekteler, bu ne garip çelişki diyen bile de yok değil...neyse biz bu konuda İstanbul ve il dışı değişik trekking etkinliklerinden deneyimli abimiz Muammer Ercan vasıtası ile Beykoz Trekking Grubu ile ve sahibi Niyazi bey ile tanıştık, yapmış olduğumuz görüşme sonrasında programlarındaki ilk etkinlik olan Poyrazköy Yürüyüşü için sözleştik.
Beykoz Trekking Grubunun takipçileri gelen mesaj ve sosyal medya takipleri ile Rüzgarlıbahçe'deki bir gıda işletmesinde buluşmakta. Biz de işin en başından olaya konsantre olalım babında aldık soluğu burada.
Çaylar, hoş beş derken mevcut araçlara dağılım yapıldı, bazıları ise Poyrazköy Otobüsü ile belirlenen noktada inmek üzere yola koyuldu. Tabii ki karşımızda bizim gibi ilk kez bu tür etkinliğe gelen olmadığını araç-gereç ve giyim kuşamlarından öğrenmiş olduk.
Poyrazköy Parkuru Etkinliği ile ilgili ayrıntılı bilgiyi de birkaç gün önceden okuduk. Belirlenen güzergah dışına kimse kafasına göre çıkamıyor. Bir yürüyüş başında bir de son artçı niyetiyle belirlenen isimde el telsizi bulunmakta.
Trekking yapanlar için bilinen bir tabir olsa da Baton aşağı, baton yukarı diye konuşurlarken, " Af buyurun nedir bu baton? " demekten kendimi alamadım. Meğerse doğa yürüyüşçüleri, trekkingcilerin ellerindeki yürüyüş sopasının adı imiş. Bunu kullanmaktaki amaç ise özellikle inişlerde dizlere, bileklere binen yükü azaltmak ve olası bir sakatlığı önlemek içinmiş.
Bize ormanda tüm dallar baton deyip elimize sağlam bir dal parçasını aldık ki iyi ki de almışız, iniş ve tırmanışlarda az işimize yaramadı. kilometreler geçip giderken bizde hafiften ayaklarda derman kalmama hali yaşanmaya başlamadı da değil. Ama öbür yandan da çaktırmamak da gerekir...koca ormanda sizi sırtına alıp götürecek biri de çıkacak değil ya!
Beykoz Trekking Grubu ile güzel bir etkinliğe katılım sağladık...nihayet varış noktasına varıldı...önceden deneyimli olan katılımcılar bakıyorum bir de kendi halime...öylesine enerji dolular ki bıraksan bir 12 km daha yapacak gibiler.
Beykoz Trekking Grubu için sürpriz anları da yaşamadık değil. Çalınan müzik ile dans edenler, oynayanlar, zıplayanlar...diğer bir grup ise eski bir kamyon cantı getirip içine odunları doldurup yakmakla meşgul. Herkeste cep telefonları açık ama konuşmak için değil ortamı en iyi kare ile yansıtabilmek için.
Trekking etkinliğine katılım sağlayanlar zaten yüksek binalardan, yorucu, stresli iş hayatlarından kaçma niyetindeki insanlar olduğu için bir-iki örnek dışında telefon konuşması yapan da yok...sanki yazılı olmayan kurallardan biri de bu.
Beykoz Trekking Grubu Kurucusu Niyazi Öztürk'de katılımcıların hepsinin ayrı, ayrı mesleklerden oluşması gibi asıl işi Beyaz Eşya Tamirciliği olan bir kişi...bu işe nasıl başladığını ve diğer ayrıntıları aktarmasını istedik...
" Aslında ben bu etkinliklere 4-5 senedir katılım sağlamakta idim...sonrasında birkaç arkadaş ile birlikte grubu kurduk. Bu güne değin de birçok etkinliklere imza attık. Bizlere Sosyal Medya Hesaplarımızdan ulaşan herkes yürüyüşlerimize katılabilir. Katı kurallarımız yok ancak birlik beraberlik içinde başlayıp tamamlamak, güzergah dışına şahsi olarak çıkıp ayrılmak yok. Gördüğünüz gibi de etkinlikte bir en önceki grupta bir de en son yani artçı grupta birer telsizimiz bulunmakta, sürekli irtibat halindeyiz. Tempoyu herkesin uyabileceği bir şekilde tutma gayretindeyiz, ancak belli noktalarda bir birimiz beklemekteyiz de ..."
Niyazi Bey, etkinlik öncesinde kısa bir açma germe niyeti ile sportif faaliyetler de oluyor, hatta biz bunun dışında çuval yarışı, ip çekme yarışına da şahitlik ettik. Katılımcılar gayet neşeli idi...tabii ki bu arada bir de pandemi süreci de yaşanmıyor değil...
" Bugün biraz da siz haber yapacağınız için sembolük görüntüleri de aktarmış olduk, dediğiniz gibi, ip çekme, çuval yarışı gibi...tabii ki bu pandemi süreci birçok sürprizlerimize de sekte vurmadı değil. Biz sadece bir doğa yürüyüşü yapmaktan öte etkinliğe farklı güzel anları da katma düşüncesindeyiz. Bugün bir de mangal anı yaşadık, mangalda yapılan çay, kahve içimlerine şahitlik ettiniz. Bizim gruba katılanlar gayet neşeli insanlar...çalınan müzik ile oynayan, zıplayan doğal ortamı, halleri yaşayanlara rastlamak mümkün...keşke bu Pandemi Süreci biran önce geçip gitse de daha da farklı, neşeli ekler yapabilsek etkinliğimize "
Peki bir başka sorum katılımcıların geldikleri yerler ve meslekleri üzerine olacak...büyük çoğunlukla Beykoz dışından gelenler var gibi...birçok katılımcı ile yaptığımız kısa sohbetlerde bunu gördük...
" Evet ifade ettiğiniz gibi büyük çoğunluk, hatta bazı etkinliklerimizde biz hizmet verenler dışından tamamen Beykoz dışından katılımcılar olmakta. Bugün de Sarıyer, Şişli, Mecidiyeköy, Maltepe, Ataşehir gibi çok farklı yerlerden gelenler oldu. Beykozlu hemşerilerimiz yeni, yeni katılmaya başladı. Oysa İstanbul dışındaki etkinlik turlarına katılan pek çok Beykozlunun olduğunu da biliyoruz...değişik meslek gruplarından insanlar gelmekte. Mesela okullarda yüz, yüze eğitim başladı biliyorsunuz, geçtiğimiz etkinliklerde öğretmenler, öğretim görevlileri de sıklıkla görüle bilmekte idi. Emekli olanların ilgisi çok, sigortacısı da var, değişik meslek dalları ile iştigal edenler de...
Hakkınızda doğru ifade ile Beykoz Trekking Grubu ile kısa bir araştırma yaptığımda şaşırdığım bir şeye rastladım o da ücret almamanız...bu bana biraz tuhaf geldi... oysa belli bir rakam almanız hakkınız değil mi? diğer örnekleri de araştırdığımı da alan pek çok yere rastladım, en azından belli çerçevede kaynak çıkarabilenler...
" Ben ve bana destek veren arkadaşlarımı bu işi para kazanmak anlamında görmüyoruz...hepimizin gelir getiren bir işi zaten var...bakın birkaç tane de İstanbul dışı etkinliğimiz oldu, orada bile benzer yerlere göre yarı fiyat aldık...biz bu işi gerçekten de severek yapıyoruz. Bakın burada gördünüz, tavuk, mantar, sucuk mangalları oldu, katılımcı arkadaşlar kendileri getirdi, hep birlikte odunları, parçaları toplayıp yaktık ateşimizi de...bazı etkinlik yapanlar bu konuda belli satışlar da yapmıyor, ayrı ücret almıyor da değil. "
Son olarak şunu sormak istiyorum...yapmış olduğunuz bu faaliyet, etkinlik Beykoz İlçemiz tanıtımı açısından da şahsi görüşüm o ki büyük bir misyona üstlendiğinizi göstermekte...nitekim bugün katılımcılar ile yapmış olduğum görüşmelerde Beykoz'u çok sevdiklerini ve bu tür etkinlikler için paha biçilmez bir yer olduğunu da ifade etmekteler.
" Çok doğru bir konuya parmak bastınız...Beykoz İlçemizde son yıllarda turizm konusu o kadar konuşulmaya başlandı ki...katılımcıların yanıtladığı gibi Beykoz bu konuda müthiş bir zenginliği barındırmakta...ben bile şu anda kafamda sayamayacağım kadar çok rota belirlemiş durumdayım. Bunun ilçeye bir geri dönüşü mutlak surette olacaktır. Biz amatör ruhla profesyonel bir hizmet verme düşüncesindeyiz. İlçemize de bu anlamda bir katkımız olabiliyorsa her etkinliğimize şu pandemi sürecinde bile 25-30 Beykoz dışından kişi katılıyorsa doğru yolda olduğumuzun da bir göstergesi olsa gerek. Bu anlamda sizin de medya anlamında vermiş olduğunuz destek yaptığınız etkinlik katılımı bizi son derece de mutlu etti, teşekkürler..."
Beykoz Trekking Grubunun katılmış olduğumuz etkinliği bize de keyif verdi, heyecan kattı, yeni insanlar ile tanışmak da işin cabası...son olarak diyeceğimiz o ki bu Trekking Etkinlikleri Beykoz adına büyük bir kazım diye düşünmekteyim.
Yaklaşık 10 yıl kadar önce bir köy ziyaretimizde kafamızdan geçen ve dostlarımız ile paylaştığımız " Gelin bir Doğa Sporları, Yürüyüş-Trekking Kulübü kuralım " önerim maalesef hayata geçirilemedi. Hatta o yıllarda gittiğimiz Kocaeli Maşukiye örneği de ortada iken yüzlerce Maşukiye olacak yerler Beykoz'da fazlası ile bulunmakta idi.
Yıllar sonra Beykoz Trekking ile tanıştık ve bu anlamda ilçedeki diğer organizasyon, etkinlik Grupları da dikkate alındığında emekleme sürecinin tamamlanmaya başlandığını artık yürüme, koşma zamanının geldiğini de görmek bizi mutlu etti. İlçede Turizm denince sadece Plaj Turizmi, Piknik Turizminin olmadığını dikkate alınması gereken yeni alanların açılmasının da ilçemize çok olumlu bir dönüş olarak yansıyacağını da yaşayarak görmüş olduk.
Talip Ercan - Özel Haber / ERHA BEYKOZ HABER AJANSI
Facebook / Erha Beykoz
İnstagram / Beykoz Haber 1908
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder