Adeta kısa bir yolculuk molası gibiydi...geldi, durdu gitti....hani bir atasözünde ifade edildiği gibi " Sel gider izi kalır " biz bunu farklı uyarlayalım dedik..." Kar gider tuzu kalır "
Beykoz İlçemizde de yaşanan 2-3 günlük kar heyecanı kısa sürse de ilçe sakinleri olanca yoğun bir kar maratonu yaşadı...bunu derken o günlerce kalkmayan, kaldırılamayan kar tabakalarını değil karlı havada resim, fotoğraf çekme yoğunluğunu ifade etmek istedik...
Sosyal Medya adeta Karlı resimler ile yıkıldı, Sosyal Medya İletişim firmaları ise Kârlı günleri beraberinde yaşadılar. Her bir tıklanma sayısı onların yanına Kâr kaldı.
ERHA Beykoz olarak belki de Edebiyat dünyasına bir atasözü kazandırmış olabiliriz, yani " Kar gider tuzu kalır " diye...bu anlamda birçok atasözü de girmiş kitaplara, sayfalara...Aşk biter sızı kalır, söz uçar yazı kalır...
Aslında diğer cümleler yani atasözleri de değişik farklı anlamlar taşısa da sanki bu " Kar gider tuzu kalır " da birçok anlamlar içerebilir gibi.
Tamam su gider izi kalır, kimi anlamda acı, kimi anlamda ise tatlı bir yaşanmışlık, geçmiş zaman içerebilir...bizim Türk Atasözleri kitaplarına girebilecek yeni tanımlamada da bu durum söz konusu.
Kar nedeni ile tuzlama yapılan sokak, cadde, kaldırım ve yollarda karların erimesi ile ortaya çıkan tuz tabakası pek de tatlı değil, yani kaza ile merak edip ağzınıza götürüp kontrol etseniz yakar, biran önce atmak istersiniz elinizden...
İşte yaşanmış hikaye ve olaylarda da bu benzerlik yok mudur? Kar gider tuzu kalıyorsa söz uçar yazı kalır...hem o tuzlar değişik anlamlar da ifade edebilmekte...en azından belediyenin o yolu, kaldırımı, sokağı tuzladığı kanıtlanır bir anlamda...yani başka bir bakış açısı ile o tuz birilerine de yarar, fayda da sağlamış olabilir....
Siz siz olun o tuzları poşete toplayıp bir dahaki kar yağışında kapınızın önüne dökme niyeti taşımayın...bakın buraya yazıyorum söz uçar yazı kalır...
Bakın karlar eriyip o tuzlar apaçık ortaya çıkıyorsa aman dikkat diyorum...herkes adımını dikkatli atsın ! hiç kimse bir birini üzmesin, hiç kimse kötülüklere yeltenmesin, iyilikten güzellikten yana olsun...şu ölümlü dünyada nefret kelimesini söküp atın içinizden...basit, hardal tanesi bile olamayacak sorunları büyütmeyin, kardeşçe geçinip gidelim bu geçici alemde.
Kefenin cebi yok demişler, yani onu illaki cepte para olarak anlamayın, yarın öbür gün bu alemden göçtüğünüzde uçan sözler de bir kalan yazılarda...var mısınız 2021 yılında hayata farklı pencerelerden bakmaya...
Varın siz ne anlatmak istediğimi düşünün durun...nasıl ki bizim memleketin bir güzel oyun havasında " Mandanın söğüt dalına nasıl olup da yuva yapabildiğine inanıyorsanız " varın düşünün ne demek istedi nu diye....anlayana sivri sinek saz, anlamayana davul zurna az...sağlıklı günler dilerim vesselam....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder