Sizlere Spor Kulüplerinin borç batağında olduklarını, her fırsatta yazıyorum. Günümüz dünyasında, bu işin adı, her ne kadar spor olsa bile, bazen bunun neresi spor diye düşünüyorum.
Dilerseniz öncelikle spor kelimesinin açılımına bir bakalım. Spor, öncelikle belirlenmiş kurallara göre bireysel veya takım halinde yapılan, genellikle rekabete dayalı yarışma ve kişisel eğlence veya mükemmelliğe ulaşmak için yapılan fiziksel veya zihinsel aktivite olarak bilinmektedir.
Sırası gelmişken birde Sporcunun tanımına bir bakalım. Sporcu, sporla uğraşan, aktif olarak içinde bulunan, yarışan, maç yapan kişidir. Spor yönetmenliklerine göre de amatör ve profesyonel sporcu birbirinden ayrılmıştır. Buna göre sporu hobi olarak yapan kişilere amatör sporcu, meslek haline getirip, bu işten para kazanan kişilere ise profesyonel sporcu denmektedir.
Yapılan tanımlamaya bakıldığında, amatör sporcu için, bu işi hobi olarak yapan diye, bahsedilmektedir. Siz neyin hobisinden bahsedildiğini düşünedurun, bu aktivasyon öyle bedavadan da yapılmamaktadır. Hele ki, günümüzde. Amatör sporcu kardeşlerimiz azımsanmayacak ölçüde paralar kazanmaktadır.
Bu işten en karlı çıkan, kişiler sporcular olur iken, kulüplerimiz borç batağında yüzmektedir. Hatta bazı sporcuların ekonomik durumu, kulüp başkanlarından bile daha iyi durumdadır. Dilerseniz kazanımlara birde başka açıdan bakalım.
Asgari ücret Tespit Komisyonu’nun belirlediği 2021 yılında geçerli olan asgari ücret bürüt 3.577.50 TL, net 2.825.90 TL olarak açıklandı. Anlayacağınız o ki, 10 yıl gece gündüz çalışan bir asgari ücretli 10 yılın sonunda 35.775.00 TL tazminat almaya hak kazanacaktır. Söz konusu bu rakamları amatör bir sporcu 1 sezonda bile almaktadır. Hatta bu rakamları ikiye, üçe katlayan sporcular bile vardır.
Eskiler daha iyi bilir, o yıllarda, profesyonel sporcular bile, bu işten aman, aman para kazanmazdı. Bazen sohbet ettiğimiz o kişiler, nerde bizim zamanımızda o kadar para diye konuşurdu. Doğru söylemek gerekirse, eski sanatçılar ve eski sporcular bu işleri bedavaya yapmışlardı. Günümüzde bu işin endüstri oldu bilinmektedir.
Kısacası günümüz Türkiye’sinde bir zümre çöpten ekmek toplar iken. Diğer bir zümre ise para içinde yüzmektedir. Sizlere sıkça söylediğim gibi, hepsinden önemlisi, bu işin çivisi çıkmıştır. Sizden ricam, sakın ola ki beni, amatör sporun veya sporcunun düşmanı olduğumu zannetmeyin. Artık bu işler eskiden olduğu gibi, çokta iyi gitmeyecektir.
Bugün spor müsabakalarının oynanması yönünde start verilmiş olsa dahi. Birçok spor kulübü sporcusuna para verecek durumda değildir. Hatta bazı spor kulüpleri liglere bile katılmayabilir. Herkesin bildiği gibi, Pandemiden etkilenmeyen sektör yoktur. İş insanında, sanayicide, esnafta para kalmamıştır.
Birçok kulüp başkanı, kapı kapı dolaşıp kulüpleri için birilerinden para istemektedir. Gerekli parayı tedarik edenler ise, lige katılım için, katılım bedellerini yatırmıştır. Yalnız işler bununla bitmiyor. Sporcu transferi, yemesi, içmesi, malzemesi bir çuval para ediyor. Bu yüzden dolayı liglerin oynanmasına karar verilse dahi, bu işten kimse para kazanamayacaktır. O zaman geriye bir tek şey kalıyor....
Amatör sporcu tanımında olduğu gibi, bu işi gerçekten hobi olarak yapacak sporcu kardeşlerimiz var ise, ligler oynanmalıdır. Tabii birde, Covit 19 salgını biter ise.
Bütün bu yazdıklarımı ise istisnalar hariç düşünebilirsiniz. Ya da Amatör tanımlamasının yerine başka bir kelime bulunmalı diye düşünmekteyim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder