Beykoz Belediyesi’nin düzenlediği
Abdülhamid Han Söyleşisi’ne katılan hanedan torunu Orhan Osmanoğlu:“Abdülhamid Han tahtta kalsaydı Birinci Dünya savaşı çıkmazdı”
dedi.
Şehir Tarihçisi Mehmet Dilbaz’ın
moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşide hanedan torunu
Orhan Osmanoğlu ve TRT’nin Payitaht: Abdülhamid Han Dizisi’nde Tahsin
Paşayı canlandıran oyuncu Bahadır Yenişehirlioğlu Abdülhamit Han’ı anlattı.
Prof. Dr. Necmeddin Erbakan
Kültür Merkezinde Beykozlular ve tarih meraklılarının ilgiyle izlediği söyleşide
konuşan Orhan Osmanoğlu : “Ders kitaplarında Abdülhamid Han hakkında
pek bir şey göremedim ama çocuklarım onun hakkında kızıl sultan yazdığını
söyledi. 60’lı 70’li yıların Türkiye’sinde Abdülhamid Han hakkında konuşamazdınız.
Payitaht: Abdülhamid Han Dizisi’ndeki entrika Abdülhamid’e yapılanların
yarısıdır” dedi.
Mehmet Dilbaz’ın “Abdülhamid Han
devlete ne kattı?” sorusuyla ilgili ise Osmanoğlu: “Abdülhamid Han 33 yılda
15500 eser bıraktı. Tüm bunlardan bahsetsek sabaha kadar konuşmamız gerekir. Bu
eserler içinde Anadolu’nun en ücra köylerine kadar birçok okul, büyük
medreseler, kız okulları, Kayseri’deki taş mektebi hastaneler (Şişli Hamidiye
Etfal Hastanesi, Gata Hamidiye, Darülaceze, Beylerbeyi Hastanesi, Beykoz
Serviburnu Hastanesi), fabrikalar (barut, fes, teneke, bakır) ve daha birçok
kurum Abdülhamid tarafından kuruldu. Mesela 150 tane çeşme yaptırmış,
Abdülhamid Han’ın su takıntısı varmış, suyu tadarak tahlil edermiş, saraya farklı
kaynaklardan su getirirmiş.” diye konuştu.
Söyleşide yöneltilen “Abdülhamid
Han tahtta kalsaydı ne olurdu?” sorusunu ise
“Birinci dünya savaşı çıkmazdı çıksa bile Osmanlı bu savaşa girmezdi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucuları Abdülhamid Hanın kurduğu okullardan
mezundur. Abdülhamid Hana çok şey borçluyuz.” şeklinde yanıtlandı.
Orhan Osmanoğlu: “Abdülhamid Han 33 yıl boyunca devleti ayakta tuttu”
Orhan Osmanoğlu sürgün dönemiyle
ilgili olarak da: “Sürgün dönemi çok üzücü. Abdülhamid Han’ın büyük oğlu Selim
Efendi, babamın dedesi oluyor. Selim Efendi önce Halep’e geçiyor, fakat yeni
kurulan Türkiye Cumhuriyeti bunu sakıncalı buluyor ve Fransız hükümeti Selim Efendiyi
Beyrut’a götürüyor ve aile Beyrut’ta yaşıyor. Büyüklerimiz Türkiye Cumhuriyeti
tarafından geri çağırılmayı bekledi. Çünkü bize 2000 İngiliz parasının yanında
sadece bir yıllık pasaport verilmişti. Yani bir yıl sonra hanedan vatansız
kaldı. Bazı şehzadeler Paris sokaklarında açlıktan ölmüş, bazı sultanlar
çamaşırhanede çalışmış. Abid Efendi Bulgaristan’da bina bina dolaşıp jilet
satmış ve kendisi Sorbonne Üniversitesi mezunudur. 1973’te çocukken babama
ülkemize dönmeyecek miyiz dedim. Babamın gözleri yaşardı ve biz kovulduğumuz
yere geri dönemeyiz dedi. Her sultanın her şehzadenin hayatı bir romandır.” İfadelerini
kullandı.
Mehmet Dilbaz’ın, “Abdülhamid
Han’ın devlet adamlığı yönü mü, aile babası karakteri mi sizi daha çok
etkiledi?” sorusunu Orhan Osmanoğlu:“Abdülhamid Han 33 yıl boyunca tüm olumsuz
şartlara rağmen devleti ayakta tuttu. Bu ben çok etkiledi.” dedi.
Bahadır Yenişehirlioğlu : “Abdülhamid dönemi ile günümüz birbirine çok
benziyor”
Oyuncu Bahadır Yenişehirlioğlu
ise: “Bende Abdülhamid Han aşkı çok büyüktür. Dizinin final sahnesini izleyince
ayağa kalkıp alkışladık, ben gidip Orhan Osmanoğlu’na sarıldım ve onu kokladım.
Şaşırdığını görünce ben sizi değil Abdülhamid Han’ı kokluyorum dedim. Ben bu
dizinin sıradan bir dizi olduğunu düşünmüyorum. TRT bana bu teklifi yaptığında,
projeyi ve niyeti o dakika anladım. Abdülhamid dönemi ile günümüz birbirine çok
benziyor. O dönemin anlatılması bugünün daha iyi anlamamızı ve yarını daha iyi
şekillendirmemizi kolaylaştırır. Bizim ailemizde Abdülhamid çok sevilir, annem
tam bir Abdülhamid hayranıdır.” şeklinde konuştu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder