Miladi 2018 Yılını geride bırakırken 2019 yılının Tüm Dünya insanlığı için sağlık, huzur ve mutluluk getirmesini diliyorum…tabii ki bu dileğim içinde istisna olan insanlar da yok değil…dünya insanları ile kedinin fare ile oynadığı gibi oynama düşüncesindeki devletler var…isim de verecek olursak Amerika…ve yandaşı mı desek, o ülkenin gerçekte yönetenleri mi desek katil İsrail…
Her geçen bir yıl ömürden de giden günler, aylar ve de yıllar da demek…tabii ki insan ömrünü Yüce Mevlamız dışında ne kadar olacağını kimse bilemez, 1 gün yaşayan insan da var ki ben bunu bizzat 1 gün hayatta kalan kızımın doğum anı ile yaşadım, 100 yıla erişen de var…şu bir gerçek ki İnsan ömrü geçmiş yıllara göre sağlık alanında, teknolojik alanda sağlanan yenilikler ile genel manada Yüce Yaradanımızın izni ile uzamadı da değil.
Mesela bizim gibi 68 kuşağında doğanlar için kendi babalarımız olsun, akrabalarımız tanıdıklarımız olsun ortalama 40-45 ya ş arasında emekli olurdu. Emeklilik ile birlikte sakallar bırakılır, bir kısmı kahvelerde pineklerken, diğer bir kısım emekli ise işin manevi boyutuna önem verir, önce Hacca gider ardından da sıkı bir cami cemaatinden olurdu.
Eee biz de geride kalan 2018 yılında emeklilik hayatımıza başlayıp 28 yıllık Türkiye’nin en büyük Holdinglerinden birisinde emekli olduktan sonra geride bıraktığım 3-4 aylık süreçte sakalımızı bir bıraktık pir bıraktık…Ak Sakallılar saflarına dahil olduk. Aslında bu ilginç ve araştırılması gereken bir konu hadi biz 50’sine merdiven dayadık dayamasına da 30’lu yaşlardaki insanların sakallarına düşen aklara anlam veremiyorum…genetik ayarlarımız bu konuda da bozuldu gibi.
Neyse lafı fazla dolandırmayalım 2018 yılını acısı ile tatlısı ile geride bıraktık…sportif açıdan bakarsak Beykoz 1908 ile yaşanan kayıp bir yıl olarak not düşülecek. Artık gerçekten de –Ne olacak bu Beykoz’un hali? ( Beykoz Spor Kulübü )- sorularını sormaktan da soranlara cevap vermekten de bıktım usandım. Her zamanki gibi futbolun tartışmasız üstünlüğü ile geçen yılda gerek bireysel gerekse de takım sporlarında okullar bazında olmak üzere birçok başarılı sonuçlara imza atıldı. Bunun araştırmasını İnşallah yapacağız.
2018 Yılı ikinci altı aylık süreçte en başarılı Futbol Takımımız Kavacıkspor oldu…Beykoz İlçesini yazı yazıldığı anda İstanbul Süper Amatör Lig Klasman Grubunda temsil etmeyi garantilediler. SoğuksusporTakımının ise matematiksel olarak da olsa şansı bulunmakta. Beykoz 1908 A.Ş. Takımının durumunu ise yazmaya sinirlerim el vermiyor…bakalım 2019 Mart Ayı Yerel Seçimleri sonrasında kulübün kaderi değişecek mi…
Değerli dostlar ben siyasette aktif olarak uzak duran ancak yakından takip eden biriyim. Hayatta peşinden gittiğim Siyasi Liderler Merhum Alparslan Türkeş ve Şehit Liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu idi. Yazıcıoğlu’nun uğradığı suikastın ardından ise hiçbir siyasi parti ile ne üyeliğim ne de çalışmam olmuştur.
Zaten bir Spor Adamı olarak Beykoz İlçemizde en sağcısından en solcusuna kadar muhabbetim olan sayısız dostum var. İktidarda da Muhalefette de kim olursa olsun doğrularına doğru, yanlışlarına yanlış demişimdir. Önümüzdeki seçimlerde Beykoz ilçemiz için ne hayırlı ise adayları, projelerini partilerini de dikkate alıp ölçüp tartıp oyumuzu vereceğiz.
Bu konuda tek ön yargım Vatan, Millet, Bayrak, Din, Devlet gibi kıstaslarım olacak. Milliyetçi, Maneviyatçı, Ülkücü bir ekolden geldiğimden dolayı kararlarımda bunlar etkili olacak. Anne tarafından 100 yıla birkaç sene kalmış bir Beykoz’luyuz, Baba tarafından ise 65-70 yılı bulan bir aile mazimiz var Beykoz’da.
Her geçen gün daha da karamsar geçmekte, maalesef Beykoz İlçemizin muhatap bırakıldığı kanuni zorunluluklar, imar-iskan dezavantajları birçok Beykoz’luyu değişik il ve ilçelerde hayatlarını idama etmeye mecbur bıraktı. Ne nasıl bir kanundur ki Boğaziçi’nin karşı tarafına baktığımızda işlemiyor.
Nedir Beykoz’u bir –Altın Yumurtlayan Tavuk – misali görme halleri. Beykozlu çok sevdiği Beykoz’unda korkarım ki yaşatılmayacak. Bu sebeple ki millet patır, patır katlarına kat katarken bir çatı katımızı bile oturacak şekle sokamadığımızdan emeklilik sonrası Taşdelen’de ev almak zorunda kaldık.
Beykoz’da şunu artık bir bırakalım, üç fabrikalar ile başlayan cümleler artık kurmayalım, geleceğe bakalım, o fabrikalar artık geri gelmeyecek. Peki Beykozlular nerede çalışacak? Yüksek Yüksek Tepelere Ev Kuranların villalarında, sitelerinde hizmet sektörü adı altında yanaşmacılık yapmaya devam mı edecek? bizim çocuklarımız nerede çalışacak? neden uzun vadeli projeler düşünülmüyor?
Bu ilçenin geleceği belli ki Turizm’de o halde neden bir ciddi çalışma, Çalıştay, Seminer, Konferans düzenlenmiyor? Nasıl ki Hayvancılık, tarım sektöründe devletçe teşvikler verilirken acaba Beykozlulara, Turizm alanında iş sahası açmak isteyenlere teşvik verilemez mi? Yahu şurada 1 saatlik uzaklıkta İzmit’in Maşukiye’sine yapılan Turizm yatırımları o kadar uygun alan varken müthiş bir kazanç sağlamışlar bu Beykoz’a neden düşünülemez. Özellikle gidin ve orayı görün derim. Yüce Yaradan bu beldeye mükemmel bir doğa avantajı sunmuş değerlendirecek beyinler ise maalesef yok…
Dedik ya Beykozlular hizmet sektörüne mecbur bırakılmakta, güvenlik, temizlik, bahçıvanlık, şoförlük,…geçen günlerde yazılarını, paylaşımlarını dikkatle takip ettiğim değerli bir abimiz Sedat Kuvel ne güzle de bir tespitte bulundu, ” Beykoz Belediyesinin servislerin gittikleri güzergahlara bir bakın…Beyaz Yakalıların kaçı Beykoz’da oturmakta, Beykozlu? acaba Beykoz’lulara sadece temizlik işlerinde mi reva görülmekte? “
Yoksa Beykozlu Belediye Başkanlarını da gördük neler yaptıklarını yapmadıklarını hesabı kitabı tartışması yapılabilir, İktidar Partisi Beykoz dışından aday bulmuş, ne büyük olay? peki mevcut adaylar bir önceki seçimlerde de çoğunlukla aday olmadı mı? içlerinde çok sevdiğim isimler de olmasına karşın sizlerdeki bu adaylık inadı nedir? sizler yüzünden dışarıdan aday getirilip monte edilmedi mi acaba?
Bir de her Belediye Başkan Yardımcısı Aday olacak diye bilinmedik bir Siyasi Kural mı peyda oldu, geçen seçim de aynı bu seçim de aynı hikayeyi okumaktan bıktık usandık….Ha…kendi alanında uzman olanı yok mu var orası ayrı konu…bir de şu memleketçilik oynamaktan artık bir vazgeçilmeli….oralı, buralı, şuralı diye aday dayatılmamalı, ya da adaylık kesinleşince dernek dernek dolaşıp onların kaprisleri muhatap olunmamalı adaylar tarafından…Yahu şurada bir Beykozlular Derneğimiz yok…yüzlerce dernek var….
Neyse 2019 yılının Türk, İslam Alemine hayırlara vesile olmasını diliyorum…kimdi hakkımız varsa helal olsun, bizim de her kim olursa olsun hakkımızın olmuşsa helal etsinler…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder